Her bir tanesi ayrı bir hikâye, ayrı bir karakter, ayrı bir şefkat, sevgi, dostluk, yardımseverlik göstergesi olan bembeyaz bir kar tanesi gibiydi benim için.
Hani yaşadığınız yere, hayatınızın tam ortasına yağsın diye dua ettiğiniz, kar taneleri gibi…
Yağarken, sıcacık evinizden oynamak, içinde yuvarlanmak için can attığınız, yağışını bin bir çığlık ve kahkahayla ödüllendirdiğiniz…
Kar taneleri de sizin ödülünüze karşılık vermek ister gibi birikir, birikir, birikir ya hani… Kocaman bir beyazlık sarar ya etrafınızı… İşte O, o kar tanelerindendi benim için.
Eriyip yok olacak diye elime almaktan korktuğum, “Hala orada mı?”, “Ya güneş çıkınca erimişse?” gibi sorularla beynimi meşgul eden, habire gidip gelip orada duruyor mu diye kontrol etmeden içimin rahat edemediği kar tanelerindendi.
Bir kar tanesi…
Öylesine büyüleyici…
Öylesine göz alıcı…
Dokunduğunuzda nasıl acır elleriniz, nasıl yanar!
Çok mutlusunuzdur ama!
Bütün bir sene o anı beklemişsinizdir.
O acı nasıl sıcak gelir size…
Onunla eğlendiğiniz gibi eğlenemezsiniz hiçbir şeyle…
Ona dokunduğunuz gibi, dokunamazsınız hiçbir şeye…
Hasta olacağınızı da bilseniz sonsuza kadar yuvarlanmak istersiniz onunla kaplı bahçenizde.
O ki, bir kar tanesi…
Hiçbir zaman sonsuza kadar yuvarlanamazsınız üstünde…
İstediğiniz kadar dokunamazsınız ona…
Ondan yapılı kardan adama bile sıkıca sarılamazsınız dilediğiniz kadar.
O ki, bir kar tanesi…
Bir gün eriyip gideceğini bilirsiniz.
Bilirsiniz ki o dilediğince kalır sizinle; siz, ona sınır koyamazsınız.
Onsuz kocaman kocaman boşluklar sizi bekler.
Onsuz hiçbir eğlenceniz, o kadar da eğlenceli görünmez size!
Eğlence gibi bile görünmez.
Yaşınız kaç olursa olsun, kendinizi muhtaç hissedersiniz ona.
Ama o, sadece küçük bir kar tanesi…
Bilirsiniz ki çekip gidecek her sevilen gibi…
İstese de kalamaz sizinle…
Başka diyarlara, başka kutuplara yağması lazım.
Bir yerde artık sizi, kendinize bırakması lazım.
Sizse sadece “Yağsın yeterki,” diye düşünürsünüz.
Hep hayatımda olsun.
Hep benimle olsun.
Canımı yaksın, elimi acıtsın da…
Yalnızca o acıtsın, razıyım her şeye…
Ama o, sadece küçük bir tanesidir.
Bir gün eriyip gideceğini bilirsiniz.
Ama bilirsiniz ki eriyip gittiği gibi, bir gün geri dönecek, yeniden yağacaktır mekânınıza, hayatınızın tam ortasına...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder